OYUN İNCELEMESİ "Pokemon Go"

1995-2005 yılları arasında bir nesli kasıp kavuran pokemon çizgi filmini bilmeyen yoktur. Pokemonu ilk olarak Satoshi Tajiri isimli bir Japon kart oyunu olarak piyasaya çıkarmıştır. İsmini Cep Canavarının (Pocket Monster) kısaltılmışından alan pokemon, gençlerin bu sevimli canavarları dövüştürmesi ile oynanmaktadır. Çocukların etkilenmemesi için dövüşün sonunda ölüm olmadığı ve sadece yenilen pokemonun biraz dinlenmesi ile kendine geldiği bir oyundur.

O zamanlarda pokemondan etkilenip balkondan ve camdan atlayan çocukları haber bültenlerinde sık sık görürdük. 1999 yılında dünyada 5 milyar dolarlık pokemon ürünü satılmış, 11 bin internet sitesi hazırlanmıştı. Ülkemizde ise pokemon çizgi filmini yayınladığı için ATV ye RTÜK ceza vermiş, taso oyunları ise ailelerin çocukları kumara özendirdiği ve alıştırdığı için şikâyetleri üzerine piyasadan kaldırılmıştır.

Şimdi ise Nintendo pokemonun “pokemon go” isimli oyununu piyasaya çıkardı ve ilk gün borsadaki değeri %9 oranında arttı.

Ülkemizde oyunu telefonlarına kuran çok sayıda vatandaşımız sahillerde sokaklarda camilerde marketlerde pokemon aramaya çoktan başladı ve yeni arkadaşlıklar edindi.

Oyunun nasıl oynanacağını size yüzeysel olarak anlatacağım.

POKEMON GO NASIL OYNANIR

Oyunu telefonunuza yükledikten sonra kahramanınızın cinsiyetini, giyim kuşamını vb. belirlemeniz gerekiyor. Bu işlem bittikten sonra harita açılıyor ve kahramanınız görülüyor.

Oyun içindeyken bu haritayı kullanarak pokemon buluyorsunuz, pokestoplara ve gymlere gidiyorsunuz.

Ekranın sağ alt kısmında gördüğünüz “SIGHTINGS” butonuna tıklayarak çevrenizde olan pokemonları görürsünüz. Bu pokemonları bulmak içinde çevrenizi dolaşmanız gerekmektedir.

Bu dolaşma esnasında herhangi bir pokemon görünür hale geldiğinde telefon titrer ve sizi uyarır.

Karşınıza pokemon çıktığında pokemonu tıklayıp yakalama olayına geçmeniz gerekmektedir.

Pokemonu yakalamanız için poketopunu pokemonun kafasına atmanız gerekmektedir.

Bazı pokemonlar bir seferde yakalanıyor yakalayana kadar poketopu fırlatmanız gerekiyor.

Pokemonu yakalama sürecinde iki seçim vardır. Bir tanesi normal kamera nodu diğeri AR modudur.

Kamera modu gerçekçidir fakat çok fazla şarjınız gider. AR modunu seçerek animasyon kısmına geçebilirsiniz.

Pokemonu yakaladıktan sonra zamanla pokemonunuzu güçlendirip evrim geçirmesini sağlamalısınız.

Pokestoplardan çıkan yumurtaları kuluçka makinasına koymalısınız. Şuanda 3 çeşit yumurta vardır. bunlar 2 kilometrelik, 5 kilometrelik, 10 kilometrelik yumurtalardır. yani yumurtayı kuluçka makinasına koyuduğunuzda o yumurtanın kaç kilometrelik yumurta olduğuna göre sizin yol katetmeniz gerekmektedir. yumurtalarda mesafe arttıkça içinden çıkacak olan pokemon daha iyi olmaktadır.

Yumurtaların kilometresini tamamlamak için yol katederken 20 km hızı geçmemelisiniz. aksi taktirde katettiğiniz yolu saymaz. 

POKEMONLAR NASIL GELİŞTİRİLİR

Sturdustlarınızla pokemonlarınızı geliştirebilirsiniz.

Pokemonun Candyleri ile Pokemonunuza level atlatabilirsiniz.

Pokemonlarınızı Profesöre göndererek te geliştirebilirsiniz.

            

POKESTOP NEDİR

Haritada görülen mavi işaretler pokestoplardır.

Genelde heykel, park gibi yerler pokestop olarak belirlenmiştir.

Pokestopları ziyaret ederek ödül kazanabilirsiniz.

Poketopu, yumurta(egg), Potion, Revive gibi ödüllerdir.

Pokestoplara girdiğinizde ödülü alabilmeniz için yuvarlak madalyonu çevirmeniz gerekmektedir.

Çıkan ödülleri tıklayıp ya da pokestoptan çıkarak toplayabilirsiniz.

Aynı pokestoptan tekrar ödül alabilmek için 5 dakika beklemeniz gerekmektedir. Çünkü pokestoplar 5 dakikada bir resetlenmektedir.

Kalabalık yerlerde daha çok pokestop bulunmaktadır. Sakin yerlerde yaşıyorsanız biraz sanşsızsınız.

GYM NEDİR

Oyunda 5. Seviyeye geldiğinizde savaş noktaları açılmaktadır. Tabi ilk önce 5. Seviyeye geldiğinizde karşınıza 3 tane grup çıkacak ve bu grup(takım)lardan birini seçmelisiniz.

GYM lere pokemonlarınızı yerleştirebilirsiniz. Fakat düşman gruplardan biri bu GYM e sahipse bu GYM e yerleşmek için onun pokemonunu yenmek zorundasınız.

GYM e sadece bir pokemon yerleştirebilirsiniz. Savunmanızı güçlendirmek için aynı gruptan bir arkadaşınızda bir pokemon koyabilir.

GYM lerde pokemonunuz varsa ödül kazanıyorsunuz. Her gün 1 pokemon için 10 coin ve 500 stardust kazanıyorsunuz.

En fazla 10 tane GYM de pokemon bulundurabilirsiniz.

SEVİYE ATLAMA VE ROZET KAZANMA

Oyuna 1. Seviyeden başlarsınız. Oyunu oynadıkça oyunu daha iyi öğrenirsiniz ve buna bağımlı olarakta oyun içinde seviye atlarsınız.

Seviye göstergeniz oyunu açtıktan sonra sol altta bulunmaktadır.

Seviye atlayabilmek için o seviyenin istediği tecrübe puanını (XP) tamamlamanız gerekmektedir.

Pokemon yakalayarak tecrübe puanı toplayabilirsiniz.

İlk defa yakaladığınız pokemon için 600-650 tecrübe puan alırsınız.

İki veya daha fazla sayıda yakaladığınız pokemon için 100-150 tecrübe puanı alırsınız.

Pokestoplardan elde ettiğiniz eşyalar (poketopu, yumurta potion vs.) size 50-100 tecrübe puanı verir.

Elde edilen yumurtalar kırılıp pokemon kazandığınzda çok fazla tecribe puanı alırsınız. En fazla tecrübe kazanacağınız durumdur.

Kendi profilinize girdiğinizde rozetler göreceksiniz. Bu rozetler görevleri tamamladığınızda size verilecektir. Örnek olarak size 3 pokemonunuzun evrim geçirmesini sağlamanız karşılığınada verilen rozet. Rozet aldığınızda da tecrübe puanınızı arttırırsınız.

Hedef tecrübe puanına geldiğinizde ise bir sonraki levele geçersiniz.

İyi Eğlenceler.

SİTE İNCELEMESİ "Voscreen"

İnternette İngilizcesini geliştirmek isteyenler ara motorunda kaynak aradığında karşısına hep benzer yöntemlerle İngilizce öğreten siteler çıkar. İngilizceyi anlayabilmek için kulak aşinalığı şarttır. Kulak aşinalığını geliştirmek için ise sürekli İngilizce materyaller dinlemeniz gerekmektedir. Buraya kadar sıkıntı yok. Fakat belli bir süre sonra sıkılıp dinleme işini bırakırız. Hatta dinlediğimizi anlayamıyorsak neredeyse başlamadan bitiririz. Şimdi size İngilizce dinleme olayını zevkli hale getiren bir siteyi size anlatacağım.

www.voscreen.com

Siteye öncelikle kayıt olabilirsiniz, facebook profilinizle giriş yapabilirsiniz ya da İsterseniz misafir olarak ta giriş yapabilirsiniz.

www.voscreen.com sitesinin öğretme prensibi diğer sitelere göre daha eğlencelidir. Sitede çeşitli film, dizi, belgesel ve animasyonların 5-20 saniyelik kırpılmış kısımları video olarak gösterilmektedir. Video bittiğinde ise size videoda geçen konuşmaların Türkçesinin ne anlama geldiğini sormaktadır.

Ayrıntılı olarak anlatmak gerekirse video bittiğinde karşınıza 2 seçenek sunmaktadır. Bunlar İngilizce altyazı olsun mu yoksa olmasın mı anlamı taşımaktadır. Yani videoda söylediği cümleyi İngilizce olarak göstereyim mi göstermiyim mi seçeneği sunmaktadır. Bunlardan herhangi birini seçtiğinizde doğru cevabı işaretlemeniz için size tanıdığı süre başlamaktadır. Bildiğiniz her soru için size puan vermekte ve bir puan tablosu oluşturmaktadır.

En önemlisi kendi seviyenize göre video izleyebilirsiniz. İngilizce seviyesi iyi olan bir kişi basit videoları izlerken sıkılır ya da İngilizce seviyesi iyi olmayan bir kişi uzun ve hızlı konuşmalı videoları izlemek istemez ve kısa süre içinde dinleme olayını bırakır. Seçenekler kısmından İngilizce seviyenizi seçip daha verimli bir çalışma yapabilirsiniz.

Sitede vakit geçirirken veya İngilizce çalışırken beğendiğiniz videolardan daha sonra izlemek için kendinize bir playlist oluşturabilirsiniz. Listeyi oluşturmak için öncelikle cevaplama işlemi yapmanız gerekmektedir. Sonra videonun sağ üst köşesinde kırmızı bir bayrak göreceksiniz onu tıklayıp o videoyu listenize ekleyebilirsiniz. Oluşturduğunuz bu playlisti arkadaşlarınızla da sosyal platformda paylaşabilirsiniz.

Seçenekler kısmından istediğiniz grammer konusundan video gelmesini seçebilir ve o konuyu geliştirmenizi sağlayabilirsiniz.

Sitenin bir diğer güzel tarafı ise izlediğiniz videonun hangi film, dizi, belgesel ya da animasyona ait olduğunu sol üst köşede göstermektedir. Bu şekilde beğendiğiniz filmi vs. başka bir kaynaktan daha sonra izleyebilirsiniz.

Son olarak siteye misafir olarak giriş yaparsanız karşınıza hangi video çıkarsa onu izlersiniz ve cevabını işaretlersiniz. Herhangi bir ayarı değiştirme şansınız yoktur. Puan alma, sıralamaya girme, playlist oluşturma, grammer konusu veya İngilizce seviyesi seçme vb. yapamazsınız. 

Bu arada çevirmek istediğiniz dil seçeneği sadece Türkçe ile sınırlı değildir. Seçeneklerde bulunan 20 tane dilden istediğiniz dili seçebilirsiniz.

İyi eğlenceler…

SİTE İNCELEMESİ "Stumbleupon"

Bugün size internette çok güzel vakit geçirtecek bir web sitesinin incelemesini yapacağım. Bu site ilgilendiğiniz konular ile ilgili dünyanın herhangi bir yerinden rastgele olacak şekilde web sitesini önünüze koyuyor. İlginizi çekebilecek arayıpta bulamayacağınız bu siteler ile vaktin nasıl geçtiğini anlamayacaksınız.

Web sitesinin adı stumbleupon. Yani Türkçesi rastgele bulmak anlamına geliyor.

www.stumbleupon.com

Linke tıkladıktan sonra siteye giriş yapabilmek için üye olmanız gerekmektedir. Üye olmanın haricinde facebook hesabınızı kullanarak ta giriş yapabilirsiniz. Üyelikte ve kullanımda ücretlendirme yoktur.

Siteye üye olup veya facebook hesabınızla giriş yaptıktan sonra ilgili olduğunuz konuları seçmeniz gerekiyor. Konuları seçmek için her konunun altında bulunan “follow” yazısını tıklamanız gerekmektedir. Konu seçmede sayı olarak herhangi bir sınır bulunmamaktadır. Seçtiğiniz konuları daha sonra listenizden çıkarabilirsiniz veya listenize daha sonra yeni konular ekleyebilirsiniz.

Konuları seçtikten sonra sayfanın üst orta kısmında “Stumble” (turuncu arka planda beyaz bir fontla) yazısını göreceksiniz. Bu butona her bastığınızda daha önce listenize eklediğiniz konulardan herhangi birinden rastgele bir web sayfası gelecektir. Gelen web sitesi hem konu olarak hem web sayfası olarak tamamiyle rastgeledir. Açılan web sayfasını incelemeniz bittiğinde tekrar “Stumble” butonuna basmanız yeterli olacaktır. Bu sefer farklı bir konudan farklı bir web sitesi karşınıza çıkacaktır.
İsteğe bağlı olarak tek bir konu seçerek sadece bir konudan web sayfası gelmesini de sağlayabilirsiniz.

Eğer “Stumble” yaptığınızda karşınıza gelen sayfayı beğendiyseniz “Stumble” butonunun sağ tarafında başparmağı yukarı yönünde olan beğeni butonunu tıklamanız yeterlidir. Bu buton beğendiğiniz sayfaları kaydetmektedir. Beğendiğiniz sayfaları tekrar görmek istediğinizde profilizde bulunan “my likes” yani “beğenilerim” i tıklamanız yeterli olacaktır.

Beğenmediğiniz web sayfalarını da yine “Stumble” butonunun sol tarafındaki başparmağı aşağı yönde olan butona tıklamanız yeterli olacaktır. Bu butona tıkladığınızda beğenmediğiniz bu siteye benzer olan diğer siteleri bir daha karşınıza getirmeyecektir.

Profilize aynı facebook, instagram gibi arkadaş ekleyip o arkadaşlarınızın hangi web sitesini beğendiğini görebilir hatta o web sitesine de girebilirsiniz.

Web sayfasının url kısmında stumbleupon kısmından sonra bağlantının hangi sitenin linkinden yapıldığını görebilirsiniz.

Yukarıdaki sayfa fotoğrafını incelersek sayfanın kaynağının onedio.com olduğunu görürüz. Url kısmındaki linkten de kaynağını alma şansımız bulunmaktadır. Konu olarak ise Stumble “film” konusunu seçmiş ve “Kuzey Amerika Sinemasından En İzlenilesi 55 Film” sayfasını getirmiştir.

Seçtiğiniz konular üzerinden eğer sadece bir konudan sayfa gelmesini istiyorsanız. Aşağıda fotoğrafını koyduğum sayfayı inceleyebilirsiniz. Sağ tarafta food/cooking konusu seçilmiş ve stumble butonuna basılmıştır. Artık sadece food/cooking konusunda web sayfası gelecektir. Yine eskisi gibi seçtiğiniz tüm konulardan web sayfası gelmesini istiyorsanız “All İnterests” butonunu tıklayabilirsiniz.

Sitenin sağ kısmında renksiz insan portresinin sağ tarafında bulunan aşağı yönlü ok göreceksiniz. Önce bu oku sonra da açılan pencereden “settings” e tıklarsanız profil ayarlarına ulaşırsınız.

Profil ayarlarında kişisel bilgilerinizi değiştirebilir, profil fotoğrafı ekleyebilirsiniz. Şifrenizi, özel ayarlarınızı değiştirebilirsiniz. Gelmesini istediğiniz sayfaların dilini de seçebilirsiniz. Türkçe de bu dillerin arasında bulunmaktadır.  Toplam 42 tane dilden maksimum 4 tane seçebilirsiniz.

İyi Eğlenceler…

İNGİLİZCE KONUŞMA BECERİSİ GELİŞTİRME MATERYALLERİ

Bir önceki makalemde akıcı bir şekilde İngilizce konuşmak için hangi yolların izlenmesi gerektiğini maddeler halinde anlatmıştım. Fakat bu maddeleri gerçekleştirmek için bazı materyaller edinmeniz gerekmektedir. Sanal alemin bu kadar geliştiği zamanda bu materyallere ulaşmak oldukça kolaylaştı. Biraz araştırmayla işimize yarayacak şeyleri kolaylıkla bulabiliriz. Ben de yaptığım araştırmayla işinize yarayacak bir şeyler buldum. Aşağıda açıkladığım web sayfalarını ve akıllı telefonlar için uygulamaları edinip her zaman çalışabilirsiniz.

1-    Sözlük

İnternete bir çok İngilizce sözlük bulabilirsiniz. Ben Türkçe-İngilizce, İngilizce-Türkçe sözlük için www.tureng.com adlı web sitesini İngilizce-İngilizce sözlük için Longman’ın www.ldoceonline.com adlı web sitesini öneriyorum. Bu ikisi rahatlıkla işinizi görecektir. Bu iki sitenin akıllı telefon için uygulamaları da işletim sisteminizin kendi marketinde mevcuttur.

2-    Kitap Okuma

Akıllı Telefon uygulamaları için “Wattpad” uygulaması ile kitapları ücretsiz bir şekilde bulabilir ve okuyabilirsiniz. Alternatif olarak “Amazon Kindle” uygulamasını da akıllı telefonunuza yükleyebilirsiniz.

Web sitesi olarak www.gutenberg.org web sitesinin üzerine tanımıyorum. Hem arşivinin genişliği hem de kitapları istediğiniz formatta okuyabilmeniz dikkate alındığında bu web sitesi diğerlerinden bir adım öne çıkmaktadır.

3-    Dinleme

İnternette bulabileceğiniz en kolay şeylerden biridir. Youtube’da arama motoruna “Talk Show” “Audio Book” vb. kelimeler yazarsanız çıkan sonuçlardan seçip izlersiniz. Fakat daha verimli olacak iki tane web sitesi önermek istiyorum.

https://www.ted.com/talks adlı site de her konudan alanında en iyi kişilerin verdiği seminerleri bulabilirsiniz. Hemen hemen her videonun bilinen bütün dillerde altyazısı da bulunmaktadır. Videoyu ilk önce Türkçe altyazı ile daha sonra İngilizce altyazı ile izlerseniz faydalı olacaktır. İngilizcenin yanında genel kültürünüzün de arttığını farkedeceksiniz.

Alternatif olarak www.voscreen.com adlı site film ve belgesellerden 10-15 saniyelik videoları dinlettirip ne söylediğinin Türkçesini soran ve buna göre size puan veren bir site. Aldığınız puanlara göre kaçıncı sırada olduğunuzu gösteren puan durumu da mevcuttur. Bu sitede vaktin nasıl geçtiğini anlayamayacaksınız. Bu siteden yararlanabilmeniz için üye olmanız gerekmektedir. Üyelik ücretsizdir. Fakat Facebook hesabınızla da giriş yapabilirsiniz.

4-    Konuşma

www.verbling.com

www.italki.com

www.livemocha.com

www.busuu.com

Yukarıda belirttiğim siteler özel öğretmenlerin olduğu sitelerdir. Grup veya özel olarak istediğiniz öğretmenin dersine girebilirsiniz. Site üyelikleri ücretsizdir. Fakat derse girebilmek için, o öğretmenin belirlediği ücreti ödemeniz gerekmektedir.

Kendiniz gibi İngilizce konuşma becerisini geliştirmek isteyen kişileri bulmak için ise penpal siteleri bulunmaktadır. Penpal siteleri eskiden mektup arkadaşı dediğimiz olayın sanal halidir. Bu sitelerden arkadaş bulup Skype gibi programlardan görüntülü veya sesli görüşme yapabilirsiniz. Örnek penpal siteleri;

http://www.interpals.net/

http://www.penpalworld.com/

http://www.sharedtalk.com/

Not 1: Penpal siteleri İngilizce konuşma becerisini geliştirmekten çok çöpçatan sitesi olarak kullanıldığını bilmelisiniz. Ama Hintli, Çinli veya Vietnamlılarda benim işimi görür diyorsanız sıkıntı yaşamazsınız.

Not 2: “Konuşma” başlığı altındaki web siteleri haricinde belirtmiş olduğum web siteleri ücret istememektedir. Akıllı telefon uygulamalarını ise yine ücretsiz bir şekilde sahip olduğunuz işletim sisteminin kendi marketlerinden elde edebilirsiniz.

AKICI BİR ŞEKİLDE İNGİLİZCE KONUŞMA KILAVUZU

Türkiye’de İngilizce eğitimi ilkokuldan başlar. Üniversiten mezun oluruz hatta üniversite sonrası özel kurslara gideriz ama ne hikmetse İngilizce konuşamayız. Bu şekilde eğitim alıp illaki çok iyi İngilizce konuşanlar da mevcuttur. Fakat genel olarak ülkemizde İngilizceyi akıcı olarak konuşamama sorunu vardır. Bunun temel nedeni eğitim sisteminden kaynaklanmaktadır. Türkiye eğitim sistemi ayrı bir tez konusu. Bu konuya hiç girmeyeceğim. Akıcı bir şekilde İngilizce konuşabilmek için aşağıda belirtmiş olduğum maddeleri iyice okuyunuz.

1-    Mümkün olduğunca deyim ezberleyin. Kelime ezberleme, deyim ezberleme çok önemli. Hangi dil olursa olsun kelime bilmeden o dili konuşamazsınız. Konuşamadığınız gibi özgüveninizi de kaybedersiniz.

2-    Kesinlikle gramer çalışmayın ve test çözmeyin. Hedefiniz TOEFL, IELTS, YDS gibi sınavlardan yüksek not almak ise çalışın hatta çok çalışın ama akıcı bir şekilde İngilizce konuşmak istiyorsanız gramerden uzak durun. Dilbilgisi çalıştığınız süre boyunca İngilizce konuşma sırasında beyniniz sürekli sizi çok doğru konuşmaya sürükleyecek ve konuşurken sürekli kendinizi düzeltmeye çalışacaksınız. Bu süre zarfında kendiniz doğrulamaktan cümle kurmaya süreniz kalmayacak kafanız iyice karışacak. Konuşurken kendinizi rahat bırakın “will” yerine “can” kullanın bir şey kaybetmezsiniz. Karşı taraf sizin ne demek istediğinizi anlayacaktır. Çevrenize dikkat edin Türkçeyi bile gramere uygun, düzgün konuşamıyoruz.

3-    Bol bol İngilizce dinleyin. Şarkı, sesli kitap, film hiç farketmez. Yeter ki dinleyin kulak aşinalığınız olsun.

4-    İngilizce çalışmalarınızı kısa süreli yapmayın. Uzun süreli ve tekrarlı olsun. Yani okullarda tensler öğretilirdi. Bir kaç derste geçmiş zaman gelecek zaman gösterilip geçilirdi. Bu yöntem konuşmanızı geliştirmek için yanlış. Mesela İngilizce kitap dinliyorsunuz. Bir iki gün dinleyip bir hafta bırakmayın. Sabah yarım saat dinleyin akşam tekrar dinleyin sonraki gün aynı şekilde ondan sonraki gün aynı şekilde birkaç ay aynı şekilde aralıksız devam edin. Ara ara çalışıp 1 sene çalışmaktan daha verimli olur. İngilizce nankör bir dildir. Uzak kaldınız mı unutursunuz.

5-    Bir olay gördüğünüzde, duyduğunuz da veya okuduğunuz da onu farklı zamanlar için uyarlayın ve sesli tekrarlayın. Birkaç cümlelik bir şeyde olsa olur. Yani olay geçmiş zamanda yaşanmışsa o olayı sanki gelecek zamanda yaşanacakmış gibi sesli konuşarak tekrarlayın.

6-    Kitap okuyun. Okurken orada geçen tasvirleri bir süre sonra istemsiz bir şekilde İngilizce düşünecek ve kafanızda canlandıracaksınız. En güzel çalışma okumaktır. Mümkün olduğunca okuyun. İnternetten Amerikan, İngiliz gazetelerini okuyun hobileriniz neyse onları okuyun futbol sinema vb. farketmez yeter ki düzenli bir şekilde okuyun.

7-    İngilizce düşünün. En önemli madde budur. İngilizce düşünmediğiniz sürece konuşamazsınız. Bir diyalog esnasında karşınızdakinin söylediklerini beyninizde Türkçeye çevirip sonra beyninizde yine Türkçe cevaplandırıp tekrar beyninizde İngilizceye çevirip sonra karşınızdaki kişiye söylemek size hiçbir şey kazandırmayacağı gibi İngilizceyi sizin için matematik dersinden öteye de geçirmez. Çok zaman kaybedersiniz. Bu sayede de sadece kısa cümleleri anlayıp kısa cümleler kurabilirsiniz. Bunu geliştirmek için ise karşınızdaki kişiyi dinledikten sonra hemen hızlı bir şekilde cevap vermeniz gerekmektedir. Cevabınız yanlış veya doğru, kısa veya uzun hiç farketmez. Düşünmeden hızlı bir şekilde cevap verin.

8-    İngilizce diyalog yapın. Gerçek hayatta veya internette neredeyse her gün konuşacağınız bir arkadaş bulun. Ana dili İngilizce olan kişiler sizinle ilgilenmeyecektir. Çünkü konuşmanız onları sıkacaktır. Kendiniz gibi İngilizce öğrenen birilerini bulmaya yönelirseniz arkadaş bulmak için zaman kaybetmezsiniz. İnternete İngilizce öğrenmeye hevesli inanılmaz sayıda Hindistanlı ve Vietnamlı var.

Yukarıda akıcı bir şekilde İngilizce konuşmayı Türkiye’de nasıl başaracağınızı anlattım. İngilizceyi öğrenmenin en güzeli ana dili İngilizce olan bir ülkeye gitmektir. Üniversitede bir sene hazırlık okumaktansa hazırlık okumayıp okul bittikten sonra yurt dışına çıkmayı tercih ederim. Mümkünse şartlarınız zorlayın ve yurt dışına çıkın. Yukarıdaki 8 maddeye dikkat etmeden istemsiz bir şekilde İngilizce konuşacaksınız. Tabi gittiğiniz yerde Türk arkadaşlarınızla takılmazsanız.